DİYARBAKIR
TARİHİ BİLGİLER
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan Diyarbakır’ın yüzölçümü 15.000 km2 , denizden yüksekliği ise 660 m’dir.
Diyarbakır Karasal iklimin etkisi altındadır.
Diyarbakır, 9000 yıllık tarihi ile birçok yerleşime, medeniyete, dine ev sahipliği yapmıştır.
Milattan Önce 3000 yıllarına kadar küçük yerleşimlere ev sahipliği yapan bölge Hititler, Asurlular, Aramiler, Urartular, İskitler, Medler, Persler, Makedonyalılar, Ermeniler, Roma imparatorluğu ,Sasani imparatorluğu, Bizans imparatorluğu, Emeviler, Abbasiler, Artuklu, Eyyûbîler, Moğollar, Akkoyunlular ve Osmanlı İmparatorluğu egemen olmuştur. Hem tarihsel hem kültürel hemde dinsel olarak tüm bu medeniyetlerin kalıntılarını Diyarbakırda görmek mümkün.
Diyarbakır geniş bir tarım arazine ve bereketli Dicle Nehrine sahiptir. Bu nedenle ekonomik anlamda tarım önemli bir yere sahiptir. Buğday, arpa, kırmızı mercimek, nohut , pamuk, üzüm, elma, karpuz, kavun önemli tarım ürünleridir.
NÜFUS
1.800.000
GEZİLECEK YERLER
Diyarbakır Surları / Suriçi
Suriçi Diyarbakır gezinizde yarım gün ayırabileceğiniz güzellikte ve genişlikte. Sur içinde Artuklu sarayı, Atatürk müzesi, Hz. Süleyman Camii, Saint George Kilisesi, Hevsel Bahçeleri, Arkeoloji müzesi, Aslanlı çeşme’yi görebilirsiniz. Güzel kafesinde çay kahve içilebilir yada yeşil alanlardaki banklarda yorgunluğunuzu atabilirsiniz.

İç ve dış kale olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Bu kaleleri çevreleyen surlar yaklaşık 9.000 yıllık bir tarihe sahip ve dünyadaki ikinci ( 1 numara tabiki Çin seddi ) en uzun ve geniş savunma amaçlı yapılmış duvardır.

Surların yüksekliği 10-12 metre, genişliği ise 3-5 metre civarındadır. Surların bazı bölümleri tahrip olduğu için hala restorasyon çalışmaları devam etmektedir.

Sur içi ana kapıları Dağ Kapı, Urfa Kapı, Mardin Kapı ve Yeni Kapı ‘dır.
Diyarbakır surlarında toplam 82 burç vardır. Keçi burcu hem manzarası hemde sağlamlığı ile en çok ziyaret edilen burçtur.

Surlar UNESCO tarafından 2015’te Dünya Mirası listesine alındı.
Ulu Cami
M.S. 639 yılında bölgeye hakim olan Müslümanlar tarafından Martoma Kilisesi camiye dönüştürülmüştür. 1091 yılında Büyük Selçuklu Hükümdarı Melikşah döneminde tamirat ve eklentiler yapılmıştır. O dönemden sonra birçok kez onarım ve eklentilerle bugünkü şeklini alan Diyarbakır Ulu camii İslam aleminin 5. Haremi Şerifi olarak kabul edilmektedir.

Camii içerisinde El-Cezeri’nin yapmış olduğu güneş saatini de görmeniz mümkün.

Tarihi Hasan Paşa Hanı
Osmanlı İmparatorluğu döneminde Sokollu Mehmet Paşa’nın Diyarbakır Valisi olan oğlu Vezirzade Hasan Paşa tarafından 1572 ve 1575 yılları arasında yaptırılmıştır.

İki katlı, geniş bir avlu ve şadırvana sahip olan bu handa çay kahve içebilir yada kahvaltı yapabilirsiniz. Kahvaltı oldukça çeşitli ancak yöresel birşeyler beklemeyin ayrıca Diyarbakır yeme içme fiyatlarına göre biraz pahalı.
Ahmet Arif Edebiyat Müzesi
Cahit Sıtkı Tarancı’nın doğduğu ve şu anda müze olan evinin yanınki 120 yıllık konak, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilerek Ahmed Arif müzesi yapılmıştır.
Müzede Ahmet Arif’in kişisel eşyaları ve el yazısıyla yazdığı şiirlerini görmek mümkün.
Müzede ayrıca bir kütüphanede mevcuttur.

Cemil Paşa Konağı
1902 yılında Cemil Paşa tarafından yaptırılmış. 2 dönüm alana yayılan bu konakta haremlik, selamlık, hizmetli odası, misafir odası gibi onlarca bölüm ve oda bulunmaktadır. 1927 yılına kadar Cemil Paşa ve ailesi tarafından kullanılan konak şu anda kent müzesi olarak hizmet veriyor.

İskenderpaşa Konağı
1551 yılında Diyarbakır Valisi İskender Paşa tarafından yaptırılmış. Konak şu anda kafe ve kahvaltı mekanı olarak hizmet veriyor. Konağın bahçesindeki 400 yıllık çınar ağaçları yaz sıcaklarında kurtarıcı olabilir.

Sülüklü Han
1683’te Hanilioğlu Mahmut Çelebi ve onun kız kardeşi Atike Hatun tarafından inşa edilen han ismini avludaki kuyudan tedavi amaçlı çıkarılan sülüklerden almıştır. Han içindeki avluda çay kahve yada Süryani şarabı içebilirsiniz.

Diyarbakır Arkeoloji Müzesi
Diyarbakır’in ilk müzesi olan Arkeoloji Müzesi, 1934 ile 1986 yılları arasında Zinciriye Medresesi’nde, 1993- 2015 yılları arasında Elazığ Caddesinde hizmet vermiştir. 2015 yılında biten restorasyon ile İç Kale’de hizmet vermeye devam ediyor.
Müzede Geç Paleolotik, Neolotik, Kalkolotik, Hitit, Asur, Roma, Bizans, Erken Hristiyan, Emevi, Abbasi, Selçuklu, Artuklu, Akkoyunlu, Karakoyunlu ve Osmanlı çağlarına ait arkeolojik eserler sergilenmektedir.

Saint George Kilisesi
MS 3. Yüzyılda çok tanrılı dinlere ait bir tapınak olarak yapıldığı düşünülen bu yapının Roma döneminde de ateş tapınağı olarak kullanılmış olma ihtimali varmış.
Artuklular’ın saray hamamı olarak kullandığı bu yapı şu anda sanat galerisi olarak kullanılıyor.

Şeyh Mutahhar Cami ve Dört Ayaklı Minare
1500 yılında Akkoyunlu beyi Kasım Bey tarafından yaptırılmıştır. Dört ayaklı minaresiyle ün yapmıştır. Anadolu’nun tek dört ayaklı minare örneğidir.

Surp Giragos Ermeni Kilisesi
Ortadoğu’daki en büyük Ermeni kilisesi olarak kabul edilen Surp Giragos Ermeni kilisesi16. Yüzyılda yapılmıştır. 1881 yılında yanan kilise 1883 yılında aslına uygun bir şekilde tekrar yapılmıştır.

Meryem Ana Kilisesi
3 yüzyılda yapılan Ortodoks Süryanilere ait kilise birkaç kez yanmış ve onarım geçirmiştir. Bu zamana direnen kilise hala ibadete açıktır.
On Gözlü Köprü
Mardin kapıya 3 km uzaklıktaki Dicle Nehrinin üzerindeki On Gözlü Köprü yada Silvan Köprüsü 1065 yılında Mervaniler döneminde yapılmış yada tamamlanmıştır.
Köprünün uzunluğu 172 metre genişliği ise 6-10 m arasındadır. Köprüde toplam 10 göz bulunmaktadır.
Köprünün iki kenarına kurulmuş çay bahçelerinde demlikle çay söyleyebilir ve manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz.

Hevsel Bahçeleri
Surların üzerinden izleyebileceğiniz Hevsel bahçeleri Dicle Nehri kıyısındaki yaklaşık yedi yüz hektarlık verimli arazidir. 8000 yıldır tarım yapıldığına inanılan bu verimli arazi 2015’te UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edilmiş.
Hevsel bahçeleri İkiyüze yakın kuş türü susamuru, tilki, sansar, sincap, kirpi gibi birçok memelininde yaşam alanıdır.

FİYATLAR
Diyarbakır’da özellikle yeme içme fiyatlarının cazip olduğunu söylemek yanlış olmaz. Et çeşitleri, Ciğer, lahmacun, baklava gibi denenmesi gereken lezzetler hem uygun fiyatlı hem de porsiyonlar dolu dolu.
Sur içinde birçok konaklama tercihi bulabilirsiniz ve fiyatlar can yakan türden değil.
Diyarbakır’ın ilçelerine yada yakın illere ulaşmak isterseniz araç kiralamak yerine otogardan kalkan minibüsleri tercih edebilirsiniz. Fiyatlar ulaşımda da oldukça cazip.
DÜŞÜNCELER / DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Diyarbakır merkezi hem Diyarbakır’ın köylerinden hemde yakın illerden oldukça yoğun göç almış. Bu göç dalgasına ise iyi dayanmış bir şehir planlaması var diyebiliriz. Şehir merkezindeki ana caddeler düzenli ve geniş olarak planlanmış.
Diyarbakır’da özellikle hanlar, medreseler ve manastırlar çok iyi bir restorasyon geçirmiş.
Gezip görülecek yerlerin birçoğu Sur bölgesinde, buradaki her yere yürüyerek ulaşabilmek mümkün.
Diyarbakır halkı ve esnafını genel olarak oldukça yardımsever ve ikramsever olarak tarif edebiliriz. İnsanlar ekonomik olarak refah içinde yaşamasalar da kendilerinden daha kötü durumda olan insanlara karşı fedakarlar. Bu durum büyük ve yoğun göç almış bir şehir için oldukça ilgimizi çekti.
Birçok farklı kültürü, dili, dini, sosyoekonomik tabakayı Diyarbakır’da görmek mümkün.
Buraya kadar gelmişken özellikle Mardin ve Nemrut’u gezinize ekleyebilirsiniz.

